*Editörlere göre en iyilerin değerlendirmesi. Seçim kriterleri hakkında. Bu materyal özneldir ve bir reklam teşkil etmediği gibi bir satın alma rehberi olarak da tasarlanmamıştır. Bir satın alma işlemi yapılmadan önce bir uzmana danışılması gerekir.
Mikroplarla savaşmak için antibiyotikler, antiseptikler, sentetik antibakteriyel ajanlar tıbbın çeşitli dallarında yerini aldı. Antibiyotikler sistemik kan dolaşımına, damar içine, hatta bazen beyin omurilik sıvısına verilir, ancak dahiliye kliniklerinin bunları kas içine vermeyi tercih etmesi çok daha yaygındır.
Hepimiz tozlara, tabletlere ve kapsüllere, antibiyotik içeren farklı merhemlere ve kremlere, spreylere, antibiyotikli ve antiseptikli lolipoplara ve son olarak göz ve kulak damlalarına aşinayız. Bir göz doktoru bu anlamda şanslıdır, çünkü gözün aksesuar aparatları olarak adlandırılan göz küresi ve uzantıları çok iyi kanla beslenir ve çoğu durumda antibiyotiklerin ve diğer antibakteriyellerin sklera yüzeyine lokal olarak uygulanması, göz kapağının arkasına göz merhemleri olarak veya konjonktival keseye damlatılması yeterlidir.
Öncelikle antibakteriyel veya antimikrobiyal göz damlaları, göz kapağı derisi enfeksiyonlarında ve lakrimal organların patolojisinde sadece gözün uzantılarını, yani konjonktivayı enfeksiyöz patolojiyi tedavi etmek için kullanılır. Antibakteriyel göz damlaları, farmakoloji açısından birkaç gruba ayrılabilir:
- ana grup antibiyotiklerdir, ancak hepsi değil, yani iyi çözünen ve süspansiyon oluşturmayanlar. Bunlar arasında fusidik asit, aminoglikozitler, polimiksin B, glikopeptitler ve sefalosporinler, makrolidler, tetrasiklinler ve penisilinler bulunmaktadır;
- Birçok oftalmik damla, sülfonamidler ve florokinolonlar, yani doğal olarak üretilmeyen, ancak yapay olarak sentezlenen antibakteriyel ajanlar içerir;
- Çeşitli antiseptiklerin yanı sıra antiparazitik, antiviral ve antifungal preparatlar.
İmmünomodülatörler ve interferon preparatları ayrıca sunulabilir, ancak bunları burada tartışmayacağız. Kısmen, bu ilaçların immünomodülatörler söz konusu olduğunda etkinliği kanıtlanmamış olması nedeniyle. İmmünomodülatörler hakkında çok iyi bir tartışma bu kaynakta bulunabilir:
“İmmünostimülanlar çok tartışmalıdır. Bunlar üretilir, yoğun bir şekilde pazarlanır ve satılır. Ancak birçok farmakolog ve hekim, bu ilaçların büyük bir kısmının etkili olmadığının gösterildiğine inanmaktadır. Prensipte bağışıklığı uyarmanın (aşılama dışında) mümkün olmadığı ve bu nedenle tüm “bağışıklık uyarıcıların” sözde ilaçlar olduğu sık sık iddia edilmektedir.”.
Ve interferonlar antiviral ilaçlardır ve başka bir zaman açıklanacaktır.
Bu materyal size Türkiye Federasyonu’nda satılan göz damlası formundaki antimikrobiyal oftalmik ilaçlar hakkında genel bir bakış sağlayacaktır.
Bazı insanlar göz hastalıklarının sadece göz damlaları, losyonlar, merhemler veya çaya batırılmış pamukları gözün üzerine koyarak tedavi edildiğini düşünür. Hiç de değil, çünkü oftalmolojide bile bir ilacın uygulama yolu sadece belirli patojen türüne değil, aynı zamanda ilaca olan duyarlılığına da bağlıdır.
Bu nedenle, antibiyotik tedavisini rasyonel ilkelere göre reçete etmek için, hekimin hangi patojenle uğraştığını bilmesi ve ardından antibiyotiklere duyarlılığını belirlemesi gerekir. Ancak bazen, akut durumlarda, bunun için zaman yoktur ve o zaman geniş bir etki spektrumuna sahip olan ve yardımcı olacağından emin olunan ilaçlar reçete edilir. Ancak, her durumda, resmi “bulanıklaştırmamak” için tercihen materyal çekildikten sonra uygulanmalıdır.
Geçmişte, sadece bakteriyolojik testler ve uygun bir besiyerinde kültür yapmak mümkün olduğunda, patojenin saf bir kültürünün üremesi uzun zaman alıyordu: birkaç gün veya daha uzun bir süre. Bu süre polimeraz zincir reaksiyonu veya PCR durumunda oldukça kısadır. Aynı gün patojenin adı, cinsi ve türü bilinebilir, ancak kültürel özellikleri ve antibiyotiklere duyarlılığı hala “eski usulle”, saf bir kültür yetiştirildiğinde belirlenir.
İlacın uygulanma şekli hastalığa bağlıdır. Göz ve eklerinin hastalığı, dedikleri gibi, “yüzeyde yatıyorsa”, merhemler, damlalar veya bu topikal ajanları sırayla uygulamak mümkündür. Göz içindeki enfeksiyonlardan bahsediyorsak, damla ve merhemlere ek olarak, ilaçlar periorbital dokuya veya retrobulber boşluğa, hatta vitreus cisimciğinin içine, yani gözün şeffaf ortamının içine de uygulanabilir. Bu seyrek uygulama yöntemine intravitreal.
Doğal olarak, şiddetli sistemik bakteriyel lezyonlarda, septik durumlarda, anaerobik florada, şiddetli zehirlenmelerde, sistemik tedavi: intravenöz antibiyotikler ve ekstrakorporeal detoksifikasyon yöntemleri.
Oftalmolojide halen kullanılan birçok antibiyotik, ciltte merhem, krem ve jel olarak kullanım için ve hatta kas içi enjeksiyonlar için nispeten zayıf kabul edilmektedir. Örnek olarak kloramfenikol veya Levomisetin verilebilir. Levomisetin oldukça nadir kullanılmaktadır, yerini daha modern preparatlar almıştır, ancak oftalmolojide hala etkilidir. Gerçek şu ki, konjonktivit, dakriyosistit, blefarit gibi ön kamara enfeksiyonlarına en sık neden olan etkenler, hepsi de kloramfenikole az ya da çok duyarlı olan yaygın stafilokok aureus, Haemophilus influenzae ve Streptococcus aureus’tur. Neyse ki en ucuz ve en uygun fiyatlı ilaçlardan biridir.
Antibiyotikler arasında tobramisin, eritromisin ve gentamisin, fusidik asit (Fucitalmik) ve diğer bileşikler oftalmolojide yaygın olarak kullanılmaktadır. Albucid olarak bilinen sülfonamid, sülfasil sodyum hala kullanılmaktadır. Çocuklar bundan hiç hoşlanmazlar çünkü gözlerini çok yakar. Sülfonamidler modern antibiyotikler kadar etkili değildir. Bununla birlikte, bir hastanın belirli bir antibiyotik türüne karşı intoleransı varsa veya dirençli bir mikrobiyal floraya sahipse, ek olarak aşağıdakilerin bir kombinasyonu olarak uygulanabilir.
Sentetik antimikrobiyaller veya florokinolonlar, ilk nesillerin en basit temsilcileri olan siprofloksasin, ofloksasinden modern olanlara kadar değişen oftalmoloji damlalarında çok yaygın olarak bulunur: lomefloksasin ve diğerleri. Florokinolonların faydaları, kornea epitelinden gözün ön kamarasına ve hatta daha derinlere hızlı ve tam nüfuz etmesidir. Ajanların damlalar halinde uygulanmasından 10 dakika sonra, gözün ön kamarasında 4 ila 6 saat süren bakterisidal, terapötik bir konsantrasyon meydana gelir. Sistemik olarak, yani ağızdan kullanılan florokinolonlar kan-oftalmik bariyeri çok iyi geçer ve ağızdan uygulandığında bile göz içi sıvısında terapötik konsantrasyonu korur.
Florokinolonların bir diğer avantajı da direncin büyük mikrobiyal topluluklarda doğal antibiyotiklere kıyasla çok daha yavaş gelişmesidir. Florokinolon damlaları bakteriyel üveit, iridosiklit, keratit ve spesifik bir klamidya olan Chlamydia lezyonları için reçete edilir
Antiseptikler eczanelerde de yaygın olarak bulunur. Göz kapaklarının kenarlarını tedavi etmek, konjonktival keseye damlatmak ve göz içi lensi veya yapay lens yerleştirilmesi ve kataraktın çıkarılması, göz travmasının tedavisi ve diğer durumlarda olduğu gibi oftalmolojideki cerrahi prosedürlerden sonra komplikasyonları önlemek için kullanılırlar.
Bu antiseptikler, Ocomistin gibi tek bir bileşenden veya hem çinko sülfat hem de borik asit içeren bu göz damlaları gibi kombine bir formdan oluşabilir. Çoğu antiseptik nispeten kısa bir raf ömrüne sahiptir ve eczanelerin reçete bölümlerinde, yani satıştan hemen önce hazırlanır. Ortalama olarak 3 ila 7 gün arasında muhafaza edilirler.
Modern oftalmolojinin, antibakteriyel ilaçlar da dahil olmak üzere topikal ajanlar, damlalar ve merhemler şeklinde önemli bir ilaç cephaneliğine sahip olduğu sonucuna varılabilir.
Antibakteriyel etkili göz damlaları
Bu genel bakış, mikrobik iltihaplanmayı tedavi etmeyi amaçlayan ancak antiviral etkisi olmayan göz damlalarına odaklanacaktır. Virüsler hücresel olmayan yaşam formlarıdır ve örneğin herpetik keratiti tedavi etmek için özel antiviral ilaçlara ihtiyaç vardır. Herhangi bir antimikrobiyal damla ve enjeksiyon burada etkisizdir.
Genel bakıştaki her ilacın uluslararası tescilli olmayan adı (INN) vardır ve bu ad, ardışık numaradan sonra ilk sırada gelir. Parantez içinde ilacın eczanede satıldığı ticari isim yer almaktadır.
Tüm ilaçlar için Türkiye Federasyonu’ndaki her türlü mülkiyete sahip eczaneler için Mart 2021’de geçerli olan fiyat aralığı aşağıdaki gibidir. Listelenen tüm ürünler, akut ve kronik iltihaplı hastalıkların tedavisi için ulusal ve uluslararası klinik kılavuzlar ve ilgili protokoller tarafından göz ve eklerinin iltihaplı hastalıklarının tedavisi için önerilmektedir.
Bu ilaçların listelenmesi bir reklam veya satın alma daveti değildir, tüm ilaçlar sadece bir doktor tarafından endikasyon ve kontrendikasyonlar dikkate alınarak reçete edilmelidir. İlaçlarla ilgili tüm veriler, yalnızca web sitesindeki resmi kullanım talimatları olan kamu kaynaklarından alınmıştır .
Antibakteriyellere genel bakışımıza, örneğin kaza sonucu yaralanma, konjonktivit, kırmızı göz sendromu gibi durumlarda ilk etapta enfeksiyonu önlemeye yardımcı olan ekonomik ve ucuz ürünlerle başlıyoruz.
| Adaylık | Yer | İsim | Fiyat |
| Antibakteriyel etkili göz damlaları | 1 | Sülfasetamid (sodyum sülfasil, Albucid) | 39 € |
| 2 | Kloramfenikol (Levomisetin) | 109 € | |
| 3 | Siprofloksasin (Cipromed) | 129 € | |
| 4 | Oftavix, Signif (Levofloksasin) | 199 € | |
| 5 | Normox (norfloksasin) | 154 € | |
| 6 | Lomefloksasin (Lofox) | 452 € | |
| 7 | Moksifloksasin (Vigamox) | 152 € | |
| 8 | Tobrex (tobramisin), Tobriss, Tobropt | 156 € | |
| 9 | Fucitalmik (fusidik asit) | 254 € | |
| 10 | Deksametazon + Polimiksin B + Neomisin (Maxitrol) | 488 € |
Sulfacetamide (Sulfacyl sodium, Albucid)
Değerlendirme: 4.9
“Albucid” eczanede tüm ön büro çalışanları, eczacılar ve hatta daha çok eczacılar tarafından bilinir. Sülfasil sodyum adı altında satılmaktadır ve 5 ml’lik plastik damlalıklı şişelerdeki bu %20’lik göz damlaları tüm eczanelerde 15 – 98 € arasında değişen fiyatlarla bulunabilir. Ucuz bir ilaçtır ve sülfonamidleri ifade eder. Bakteriostatiktir, mikropları öldürmez ama çoğalmalarını engeller.
Albucid etki mekanizması – mikroplar tarafından kalıtsal materyal sentezinin bozulması, spesifik bir enzimi etkiler, tetrahidrofolik asit sentezini bozar. Albucid, oftalmolojide en sık enfeksiyona neden olan Gram-pozitif ve Gram-negatif mikroorganizmalara karşı hala yeterince aktiftir. E. coli, şarbon ve clostridia dahil çeşitli basiller, corynebacteria ve yersiniae, chlamydiae, actinomycetes ve toxoplasmas.
Liste oldukça geniştir, ancak sık kullanımda bu ilaca karşı direnç gelişebilir. Albucid, özellikle hiperemi, artmış kan akışı ve enflamasyon varsa, konjonktiva yoluyla sistemik kan dolaşımına emilebilir. Blefarit, konjonktivit, keratit ve ön kamara hastalıklarının tedavisinde endikedir. Albucid ayrıca görme organlarının yaralanması ve yanması durumunda ikincil mikrobiyal enfeksiyonu önlemenin bir yoludur.
Albucid ayrıca kuru göz sendromu durumunda suni gözyaşı ile birlikte ve tozlu hava durumunda profilaktik olarak göze konulabilir. Albucid, her konjonktival keseye günde 5 ila 6 defadan daha sık olmamak kaydıyla 2 ila 3 damla yerleştirilebilir.
Avantajlar ve dezavantajlar
Albucid’in ana avantajı düşük maliyeti ve eczanelerde yaygın olarak bulunabilmesiyken, ana dezavantajı bazıları, özellikle de çocuklar tarafından zayıf tolerans göstermesidir. Albucid çok ‘yumuşak’ bir damladır, bu nedenle çocuklar Albucid’i bir kez denedikten sonra artık damla kabul etmezler. Ancak sabırlı olun; yanma, göz yaşarması ve göz kusması genellikle birkaç saniye sonra geçer. Diğer yan etkiler arasında, varsa sülfonamidlere karşı alerjik reaksiyon gelişimi, göz yaşarması. Ancak Albucid’in kendisi bebekler için bile zararsızdır ve diğer göz damlalarının yokluğunda yenidoğanlarda bile kullanılabilir; doğumdan sonra ilaç iki damla halinde gözlere uygulanır ve işlem iki saat sonra yenidoğanlarda blennorenin önlenmesi için tekrarlanır. Blennorrhoea ve önlenmesi hakkında buradan bilgi edinin:
Kloramfenikol (Levomisetin)
Değerlendirme: 4.9
Aşağıdaki ‘halk’ göz damlaları, kloramfenikol içeren kloramfenikol, bulunabilirlik ve uygun fiyat açısından mutlak liderlerdir. Bahar 2021 eczanelerinde 10 ml’lik bir flakon 6 ila 15 Lyra arasında değişen çok düşük fiyatlarla bulunabilir., Levomycetin ise yerli Slavyanskaya Apteka şirketi tarafından üretilmektedir.
Bu ilaç zaten doğal bir antibiyotiktir ve aynı zamanda gonokok ve meningokokları, E. coli ve Haemophilus influenzae’yi, çeşitli protozoa türlerini, salmonella ve Klebsiella’yı, spiroketleri ve hatta bazı büyük virüsleri etkileyen bakteriyostatik bir etkiye sahiptir. Göz damlalarındaki ürün bazı dirençli suşları başarılı bir şekilde tedavi edebilir ve Albucid etkili değilse, flora sülfonamidlere duyarsızsa yedek olarak da kullanılabilir. Bütçe kesintileri gerekliyse, Albucid’den Levomycetin’e ve geri (gün aşırı) dönüşümlü periyodik değişiklikler gerekli olabilir.
Oftalmolojide, Levomisetin damlalar gözün uzantılarının enfeksiyöz enflamatuar hastalıklarında ve gözün ön kamarasının hastalıklarında endikedir. Bunlar keratit, konjonktivit, blefarittir. Levomisetin damlalar her bir konjonktival keseye günde 3 ila 4 kez 1 damla olarak yerleştirilmelidir. Bir doktora danışmadan 3 günden fazla uzatılmamalıdır.
Avantajlar ve dezavantajlar
Hem Albucid’in hem de ikinci ilacın avantajları ve dezavantajları vardır. Levomycetin ve Albucid eczanelerde kolayca bulunabilir, ucuzdur ve bir ilk yardım çantasında her zaman bir kaza durumunda veya konjonktivit ve blefarit semptomlarında bulaşıcı, cerahatli bir göz iltihabını önlemeye yardımcı olur. Ancak doktor tarafından reçete edilen rutin tedavi olarak işlev görmeleri pek olası değildir.
Bunlar artık oldukça eskimiştir ve sadece birlikte kullanılabilirler, ancak tek başlarına günümüzün agresif kok veya E. coli suşlarıyla, özellikle de pürülan iltihap zaten yayılmışsa, başa çıkmaları pek olası değildir.
Levomisetin söz konusu olduğunda, damlalar için bile kontrendikasyonlar vardır, çünkü gözün ön kamarasından sistemik rezorpsiyon meydana gelir ve madde, küçük konsantrasyonlarda olmasına rağmen, kanda bulunur. Bunlar arasında aplastik ve hipoplastik anemi, hematopoez, hem eritrositik hem de lökositik, kronik pruritik dermatozlar, örneğin sedef hastalığı, egzama. Levomisetin göz damlaları hamile ve emziren kadınlar, yeni doğanlar için yasaktır.
Siprofloksasin (Cipromed)
Değerlendirme: 4.9
Aşağıdaki beş ilaç florlu kinolonlar grubundan sentetik oftalmik antimikrobiyallerdir. Bu, florokinolonların oftalmik uygulamada ne kadar popüler olduğunu göstermektedir. Bir antibakteriyel ajan sınıfı olarak florokinolonlar hakkında buradan bilgi edinebilirsiniz.
Bu grubun Türkiye Federasyonu’nda kayıtlı acentelerinin tam listesine buradan ulaşabilirsiniz.
Tsipromed, Hindistan’dan Centiss Pharma şirketi tarafından üretilmektedir ve 5 ml’lik küçük bir flakon ucuza mal olacaktır: 100 ila 120 Lyra. Bu ilaç, bakteri hücrelerindeki DNA-giraz enzimini inhibe eden bakterisidal bir florokinolon olan siprofloksasin içerir. Tıkanması DNA’nın ikiye katlanmasının ve dolayısıyla hücresel protein sentezinin bozulmasına yol açar. Daha da önemlisi, siprofloksasin hem dinlenen hem de çoğalan mikroplar üzerinde etkilidir.
Birçok mikroorganizmaya karşı da aktiftir, ancak esas olarak Gram-negatif olanlara karşı. Streptokoklar ve stafilokoklar, difteri basilleri ve listeria gibi gram pozitif hücreler üzerinde Tsipromed çok daha zayıf bir etkiye sahiptir. Bu nedenle, bu ajanın bakteriyolojik inceleme, saf kültür izolasyonu ve antibiyotiklere duyarlılığının belirlenmesinden sonra veya Gram-negatif mikrop grubundan bir patojen için pozitif PCR sonucundan sonra hedefe yönelik bir şekilde kullanılması tavsiye edilir.
Tsipromed konjonktivit, dakriyosistit, blefarit, ön kamara hastalığı, ön üveit ve keratit için kullanılmalıdır. Akut mikrobiyal oluşum için Tsipromed damlalarını günde 4 ila 8 kez, her seferinde bir ila iki damla almak gerekir. Tedavi süresi 1 ila 2 haftadır.
Tsipromed, farklı hastalıklar için farklı sıklıklarda ve farklı miktarlarda dozlanır ve reçete edilir, bu nedenle ilaç, tanı konulduktan sonra bir göz doktoru tarafından reçete edilmelidir.
Avantajlar ve dezavantajlar
Cipromed hafif toksik bir ilaçtır, eczanelerde oldukça yaygındır ve ucuzdur. Hafif yanma, kaşıntı hissi ve muhtemelen hafif konjonktival hiperemi sadece dozlamadan sonra bir ila iki dakika boyunca ortaya çıkabilir. Genellikle bu rahatsız edici semptomlar kısa sürede geçer ve tekrar ortaya çıkmaz. Özel olarak siprofloksasine ve genel olarak florokinolonlara karşı intolerans durumlarında uzamış gözyaşı, alerjik reaksiyonlar ve ağızda hoş olmayan bir tat olabilir.
Bu durum ortaya çıkarsa, ilacı almayı bırakın ve bir doktora danışın. Bu ilacın kullanımına ilişkin kontrendikasyonlar oldukça sınırlıdır: hamilelik, emzirme, 1 yaşın altındaki yaş ve aşırı duyarlılık.
Oftavix, Signicef (Levofloksasin)
Değerlendirme: 4.8
Modern florokinolonları temsil eden başka bir damlacık düşünün. Bunlar Oftavix damlası ya da Signifyf. Levofloksasin içerirler. İlk ürün Finlandiyalı Senten şirketinden ve 5 ml’lik bir şişe 200 ila 260 rbl arasında olacak., Synthes Pharma tarafından Hindistan’da üretilen aynı Signitsef şişesi ise biraz daha ucuza mal olacak: 2021 baharında 180 ila 213 Lyra.
Önceki durumda olduğu gibi, Gram-negatif mikroplara karşı en aktif olan florokinolon grubundan sentetik bir antibakteriyeldir. Gram-negatif mikroorganizmalar catarrhal moraxella, Haemophilus influenzae bacillus. Gram-pozitif koklardan levofloksasin, piyojenik veya pusoidal streptokoklara ve Staphylococcus aureus’a karşı hala çok aktiftir. Sıradan ev ve yol tozlarında bol miktarda bulundukları için blefarit ve pürülan konjonktivit durumunda basit, kataral ve pürülan enfeksiyonlardan sorumludurlar.
İlaç, 1 yaşından büyük çocuklarda ve yetişkinlerde gözün uzantılarının ve ön kamarasının mikrobiyal enfeksiyonlarının tedavisinde ve önlenmesinde endikedir. Profilaktik bir ajan olarak Oftakviks, rutin oftalmolojide cerrahi tedaviden sonra ve görmenin lazerle düzeltilmesinden sonra kullanılabilir.
Avantajlar ve dezavantajlar
Bu ilaç iyi tolere edilir, ancak farklı yaşlardaki hastaların yaklaşık %10’unda farklı yan etkiler görülür. En yaygın semptomlar gözde yanma, görme keskinliğinde geçici azalma ve çökük göz yüzeyinde mukoza zarlarının belirmesi (ancak hızla kaybolması). Oftavix ve analogları hamilelik, emzirme, florokinolonlara ve ilacın diğer bileşenlerine karşı yüksek hassasiyet durumlarında kontrendikedir. Ayrıca 1 yaşın altındaki çocuklarda reçete edilmemelidir, aksi takdirde bir çocuk doktoru veya çocuk göz doktoru ile önceden konsültasyon gereklidir.
Normox (norfloksasin)
Değerlendirme: 4.8
Normax, Hintli Ipka firmasının ürettiği, florokinolon grubundan norfloksasin gibi iyi bilinen bir antimikrobiyal ajan içeren tanınmış bir ilaçtır. Bu ilaç, çeşitli konjonktivit, göz kapağı iltihabı veya blefarit tedavisinde, korneanın mikrobiyal lezyonlarının önlenmesinde, doğuştan gonokok enfeksiyonu olan bebeklerde gonokokal konjonktivit tedavisinde endikedir.
Bu damlaların büyük bir avantajı birleşik formlarıdır: aynı Normax damlaları sadece gözlere değil aynı zamanda kulaklara da yerleştirilebilir, bu nedenle dış ve iç orta kulak iltihabının tedavisinde ve ayrıca östaki tüplerinin veya işitme tüplerinin enfeksiyöz lezyonlarında endikedirler. Önleyici bir tedbir olarak, gözler ve orta kulak organları üzerindeki çeşitli ameliyatlardan sonra ve kornea ve konjonktival boşluktan çeşitli yabancı cisimlerin çıkarılmasından sonra reçete edilir.
Normax, kızarıklık için iltihaplı göze günde 4 defaya kadar bir veya iki damla olarak uygulanmalıdır. Enflamasyon belirtileri ortadan kalktıysa, sonraki iki gün boyunca enjekte etmeye devam edin. Yukarıda belirtildiği gibi, ürün Hintli Ipka şirketi tarafından üretilmektedir ve 5 ml’lik bir şişe 170 Lyra karşılığında satın alınabilir.
Avantajlar ve dezavantajlar
Bu göz damlalarının ana avantajı iyi tolere edilebilirlik ve çok çeşitli gram-negatif mikroorganizmaları etkileme yeteneğidir. Normax dış kulak kanalına da enjekte edilebilir ve ayrı bir dozaj formu gerektirmez. Damlalar profilaktik tedavide yaygın olarak kullanılmaktadır; yüksek kalitede ve ucuzdurlar. Ancak bazı durumlarda mide bulantısı, baş ağrısı ve deri döküntüleri gibi yan etkiler görülebilir. Bu damlalar çocuklarda kullanılmaz, sadece on sekiz yaşındaki kişilerde kullanılır, hamile ve emziren kadınlarda kullanılmaz.
Lomefloksasin (Lofox)
Değerlendirme: 4.8
Lofox’un da ağırlıklı olarak Gram-negatif floraya etki eden sentetik antibakteriyeller olan florokinolon grubundan bir ilaç olduğunu tahmin etmek zor değil. Bu damlalar Türkiye’nın Başkurdistan şehrinde bulunan Syntez, Ltd. tarafından evde üretilmektedir. Barrow. 1 ml göz damlası 3 mg lomefloksasin veya %0,3 içerir. Mikrobiyal DNA’nın transkripsiyonu ve replikasyonu aşamasında protein sentezini bozarak mikrobiyal hücrenin ölümüne yol açan modern bir florokinolondur.
İlaç hemen bakterisid olarak etki eder, yani patojen mikroorganizmaları yok eder ve gelişimlerini hiç engellemez. Aerobik gram-negatif mikroplara karşı yüksek lomefloksasin aktivitesi. Bunlar belsoğukluğu, meningokok enfeksiyonu, E. coli gibi hastalıkların etkenleridir. Bunlar citrobacter, salmonellae ve shigella ile alt türleri ve diğer patojenlerdir. Bir grup daha az duyarlı mikro organizma vardır, örneğin belirli bir klamidyanın neden olduğu trahomun bu ilaçla tedavi edilmesi tavsiye edilmez. Son olarak, çeşitli streptokoklar, mikoplazmalar ve üreaplazmalar lomefloksasine dirençlidir. Ancak genellikle yaygın pyo-inflamatuar göz enfeksiyonlarına da neden olmazlar.
Bu nedenle, Lofox ile tedavi endikasyonları, klamidyal (ancak trahomatöz olmayan) dahil olmak üzere ön gözün çeşitli mikrobiyal enfeksiyonları, yaygın blefarit, konjonktivit ve blefarokonjonktivittir. Chlamydia oculi enfeksiyonu artık dünyamızda nadir görülen trahom vakası değil, olağan ürogenital klamidya. Trahom hakkında temel bilgileri DSÖ’nün resmi web sitesinden edinebilirsiniz.
İlaç yetişkinlere bir ila iki hafta boyunca günde üç defaya kadar bir damla halinde uygulanabilir. İlk gün daha sık bir uygulama mümkündür: 5 dakika sonra bir damla, 20 dakika boyunca. İlk damla ile birlikte beş damla bu şekilde konacaktır. İkinci tedavi seçeneği, ilk gün 10 saat boyunca saatte bir damla damlatmaktır.
Chlamydia enfeksiyonu ‘değerli bir düşman’ olduğundan, iki aya kadar günde iki ila dört kez bir damla Vigamox konulmalıdır, ancak her zaman bir doktor tarafından reçete edilmeli ve uygun testlerin gözetimi altında yapılmalıdır.
Avantajlar ve dezavantajlar
Diğer vakalarda olduğu gibi, ilacı kullanmadan önce hastada süpürasyon veya iyi elimine edilmiş anaerobik Gram-negatif floranın neden olduğu kataral enflamasyon olduğundan emin olmak için bakteri testleri ve kültürleri yapılması tavsiye edilir. Yüksek kok enfeksiyonu riski varsa bu ilaçların ampirik olarak kullanılması pek olası değildir.
İlaç iyi tolere edilir, ucuzdur. Tek yan etki, tedavinin ilk günlerinde bulanık görme rahatsızlığıdır. Ancak, dikkatli olunması tavsiye edilir. Çok uzun süre kullanılırsa, örneğin klamidyal konjonktivit için, ikincil bir mantar enfeksiyonu gelişebilir. Lofox hamile ve emziren kadınlarda, çocuklarda, ergenlerde, on sekiz yaşın altındaki erkek ve kız çocuklarında ve bireysel aşırı duyarlılık durumlarında kontrendikedir. Doğal olarak, tedavi sırasında herhangi bir kontakt lens takmaktan kaçınmalısınız.
Moksifloksasin (Vigamox)
Değerlendirme: 4.8
Moksifloksasin en modern ve yakın zamanda geliştirilen florokinolonlardan biridir ve Vigamox adı verilen göz damlalarında da ortaya çıkmıştır. Bu damlalar dünyanın önde gelen oftalmolojik şirketlerinden biri olan Alcon, Belçika tarafından üretilmektedir. 5 ml’lik bir paketin fiyatı 140 ila 220 rbl arasındadır. 2021 baharında Türkiye Federasyonu’ndaki eczanelerde. Vigamox’un öldürdüğü mikroorganizmaları listelemek çok fazla zaman alacaktır, bu nedenle doğrudan kamuya açık olan resmi talimatlara gitmeliyiz.
Vigamox en yaygın olarak bakteriyel konjonktivit tedavisinde kullanılır, ancak ikinci basamak bir ilaç olarak kullanılır, bu nedenle yedekte tutulması ve mümkün olan ilk anda kullanılmaması tavsiye edilir. Konjonktivite ek olarak, bu ilaç blefarit için ve bireysel endikasyonlarda, bir göz doktoruna danıştıktan sonra, kornea lezyonları için, yani akut keratit için de kullanılabilir. Moksifloksasin damlalar ayrıca çeşitli göz yaralanmalarında ve yanıklarda ikincil mikrobiyal enfeksiyonu önlemek için de kullanılır.
Hem yetişkinler hem de 1 yaşın üzerindeki çocuklar günde 3 kez alt konjonktival keseye 1 damla Vigamox almalıdır. 2-3 gün sonra hissedilebilir bir terapötik etki beklenmeli ve tedaviye bir hafta boyunca devam edilmelidir. Eğer 5 gün sonra herhangi bir iyileşme görülmezse, bir göz doktoruna başvurulmalıdır.
Avantajlar ve dezavantajlar
Vigamox, bakteriyostatik etkisi olmayan, mikropları acımasızca öldürmeyi tercih eden 4. nesil bir florokinolon olan oldukça etkili bir ilaçtır. Önceki tedavinin aksine, Gram-pozitif mikro-organizmalara ve anaeroblara karşı çok daha yüksek bir aktiviteye sahiptir. Bu nedenle moksifloksasinin aminoglikozidler, tetrasiklinler ve makrolidler ile mevcut çapraz direnci yoktur, bu da yukarıdaki antibiyotiklere dirençli mikrobiyal popülasyonların tanımlanması durumunda daha aktif olarak kullanılmasına izin verir.
İlaç iyi tolere edilir ve 1 yaşın üzerindeki çocuklarda bile kullanılabilir, ancak lokal ve hatta sistemik yan etkiler hala mümkündür. En sık gözde ağrı, tahriş ve kaşıntı meydana gelir; uzun süreli kullanımda kuru göz hissi ve konjonktival hiperemi oluşabilir. Kan dolaşımına ilaç emilimine bağlı olası sistemik etkiler. Bu sistemik etkiler tat alma bozukluğu, baş ağrısı veya kan hemoglobininde azalmayı içerir, ancak yalnızca uzun süreli ve yüksek dozlarda kullanıldığında.
Tobrex (tobramisin), Tobriss, Tobropt
Değerlendirme: 4.7
Önceki antimikrobiyal iyi ise Tobrex mükemmeldir çünkü tobramisin modern bir ilaçtır ve onlarca yıldır kullanılmakta olan diğer birçok antibiyotikten daha güçlüdür. Tobrex’in endikasyonları tamamen aynıdır: göz kapağı konjonktivasının iltihabı, mikrobiyal kızarıklık, keratit, iridosiklit, göz travması sonrası ve cerrahi müdahalelerden sonra ikincil mikrobiyal enfeksiyonun önlenmesi. Tobramisin aminoglikozid grubuna aittir ve özellikle streptokok ve stafilokokların, yani Gram-pozitif mikroorganizmaların neden olduğu göz enfeksiyonlarını tedavi etmek için iyidir.
Tobrex, hafif ve orta dereceli enfeksiyonlar için her 4 saatte bir 2 damlaya kadar ortalama bir rejime göre uygulanmalıdır. Ağır vakalarda her saat başı iki damla damlatılmalı ve durum iyileştikçe daha uzun aralıklarla alınmalıdır. Tobrex tek ilaç olduğundan ve minimum yan etkiye sahip olduğundan, tedavi süresi birkaç haftaya kadar sürebilir, ancak bir doktor tarafından denetlenmelidir. Tobrex, yüksek kaliteli göz damlalarının tanınmış Belçikalı üreticisi Alkon tarafından üretilmektedir ve maliyeti çok yüksek değildir: 5 ml’lik bir şişe için yaklaşık 200 Lyra ödemeniz gerekir.
Avantajlar ve dezavantajlar
Tobrex’in avantajları, iyi tolere edilebilirliği ve uzun süreli kullanım imkanı, Gram-pozitif floranın büyümesini ve çoğalmasını baskılama yeteneği ve düşük sistemik emilimidir. Toksik etkisi yoktur. Bununla birlikte, kaşıntı, kurdeşen ve döküntü şeklinde aşırı duyarlılık veya alerjik reaksiyonlar meydana gelebilir, bu durumda enjeksiyonu derhal durdurmalı ve bir doktora danışmalısınız. Tedavi sırasında kontakt lens takılmamalı ve enjeksiyondan sonra hasta lens takmadan önce en az 15 dakika geçmelidir. Tabii ki, göz enfeksiyonları sırasında kontakt lens kullanımı kesinlikle yasaktır ve sadece bu durumda Tobrex profilaktik olarak kullanılır.
Fucitalmik (fusidik asit)
Değerlendirme: 4.7
Fucitalmik, fusidik asit adı verilen bir antibiyotik içeren modern, orta fiyatlı bir üründür. Fucitalmik, göz kapağı bölgesindeki derin enflamatuar süreçlerde, keratitte, konjonktivitte ve ayrıca lakrimal kanalların tıkanması ve iltihaplanması durumunda kullanılır. Bu antibiyotik mantarlar tarafından sentezlenir ve protein sentezlerini bozarak onları bakterilerden korur. Haemophilus influenzae, stafilokoklar ve streptokoklar bu antibiyotiğe duyarlıdır. Bunlar oftalmik enfeksiyonlarda en sık karşılaşılan mikroorganizmalardır.
Fucitalmik sıvı değil, viskoz göz damlasıdır. Uygulandıktan sonra konjonktiva üzerinde iyi tolere edilir ve bu uzun süreli temas, göz küresi ve konjonktival kese yüzeyinde sabit bir antibiyotik konsantrasyonu sağlar. İlaç günde 2 kez bir damla olarak uygulanmalıdır, ortalama tedavi süresi bir haftadır. Fucitalmik İrlandalı Leo Pharmaceutical şirketi tarafından üretilmektedir ve 5 ml’lik küçük bir şişesi yaklaşık 400 Lyraye mal olmaktadır.
Avantajlar ve dezavantajlar
Fucitalmik genellikle yedekte tutulan alternatif bir ilaçtır ve konjonktival akıntının bakteriyel muayenesinde Haemophilus influenzae, Streptococcus veya Staphylococcus aureus enfeksiyonu kanıtlandıktan sonra reçete edilir. Viskoz formu nedeniyle iyi çalışır ve 1 yaş gibi erken bir dönemde endike olabilir. Hamile ve emziren kadınlar söz konusu olduğunda, kullanımı konusunda henüz kapsamlı araştırmalar ve klinik deneyler yapılmadığı için dikkatli olunabilir. Sadece ara sıra görülen küçük alerjik reaksiyonlarla iyi tolere edilmiştir.
Deksametazon + Polimiksin B + Neomisin (Maxitrol)
Değerlendirme: 4.7
Belçikalı Alkon şirketinin yüksek kaliteli göz damlalarının bir diğer temsilcisi de antibiyotik ve glukokortikoid hormonlardan oluşan kompleks preparat Maxitrol’dür. İki aktif antibakteriyel bileşen içerir: polimiksin B ve neomisin ve burun spreylerinin yanı sıra merhem ve kremlerde de oldukça yaygın olan kortikosteroid hormon deksametazon, anti-enflamatuar bir ajan olarak eklenmiştir. Antibakteriyel damla incelemesindeki tek “üçlü” üründür ve aynı zamanda bir kortikosteroid hormonu içerir.
Endikasyonları tamamen aynıdır: göz kapakları, konjonktiva, sklera, kornea, iris, ön kamara ve hatta gözün derin iç kısmının çeşitli iltihaplı hastalıkları. Profilaktik olarak da kullanılır.
Maxitrol uygulayın kontrendikasyonları dikkate almalıdır. Öncelikle viral hastalıklar, nadiren ortaya çıkan ancak meydana gelen göz tüberkülozudur. Bu, herpes virüsünün neden olduğu ve ciltte kabarcık benzeri bir döküntüye neden olan bir mantar enfeksiyonu, keratittir. Maxitrol damlalar her 4 veya 6 saatte bir bir ila iki damla olarak verilmelidir. Şiddetli enfeksiyonlarda, damlalar saatlik olarak uygulanmalıdır – ancak 3 günden uzun olmamalıdır – ve sadece doktor gözetiminde uygulanmalıdır. Maxitrol pahalıdır: 5 ml’lik bir şişe perakende bir eczanede yaklaşık 570 Lyraye mal olur.
Avantajlar ve dezavantajlar
Maxitrol’ün erdemi, iyi seçilmiş antibiyotik ve anti-enflamatuar hormonal bileşen kombinasyonudur. Yani 570 rbl fiyatıyla üçü bir arada bir kombinasyon. üçe bölündüğünde artık oldukça küçük görünüyor. Diğer göz damlaları ile kombine edilebilir, ancak dozlar arasındaki aralık en az 10 dakika olmalıdır.
Diğer tedavilere olduğu gibi Maxitrol’e de alerjik reaksiyon gelişebilir: göz kapaklarında kaşıntı ve şişme ve kortikosteroid hormonu göz içi basıncında artışa neden olabilir; bu nedenle ilaç reçetesiz olarak kısa bir süre kullanılabilir ve 10 günlük bir tedaviden sonra göz içi basıncının izlenmesi gerekir.
Özel bölüm: Hastalıklar
Oftalmolojideki tüm bulaşıcı hastalıklar kendi kendine tedavi edilebilir değildir. Bazıları hastanede tedavi edilir çünkü antibakteriyel ilaçların reçetelenmesinin yanı sıra cerrahi tedavi de gerektirirler. Bazen mümkün olan en kısa sürede hastaneye yatırılmanız gerekir. Her zaman bir göz doktoruna gitmeniz gereken ve tercihen bir hastanede tedavi edilmesi gereken hastalıklardan bazıları şunlardır.
Göz kapağında apse veya flegmon
Göz kapağı apsesi veya flegmonu, göz kapağı dokusunun çevre dokulara yayılabilen sınırlı veya yaygın infiltratif-pürülan iltihabıdır. Göz kapağı derisinde akut bir hiperemi ve gerginlik vardır, parlaklaşır, hastalar ağrı ve şişkinlikten şikayet eder, göz kapağı palpe edilmeye çalışıldığında keskin bir şekilde ağrılıdır ve şişlik oluşur. Göz kapağı yarığı hızla daralır, genellikle göz açılamaz. Bölgesel lenf düğümlerinde büyüme, ateş, baş ağrısı ile genel zehirlenme belirtileri ortaya çıkar.
Sürünen kornea ülseri
Hastanede tedavi edilmesi gereken ikinci durum sürünen kornea ülseridir ve özellikle Pseudomonas bacillus ve gonokoklardan kaynaklanıyorsa. Başlangıçta, göz yaşarması, göz kapağı spazmı ve gözün kapatılmaya çalışılmasının yanı sıra fotofobi ile kendini gösteren kornea sendromu ortaya çıkar. Bu tür belirtiler ortaya çıkarsa, acilen bir göz doktoruna danışılması tavsiye edilir.
Oftalmoherpes
Oftalmoherpes bakteriyel bir hastalık değildir; antibakteriyel damla ve ilaçlarla tedavi edilemez çünkü oftalmoherpes viral bir lezyondur. Ancak, herhangi bir semptomunuz varsa acilen bir göz doktoruna başvurabilmeniz için buraya sadece bilgi amaçlı ekledik.
Gerçek şu ki, oftalmoherpes sadece ciddi görme bozukluğuna yol açmakla kalmaz, aynı zamanda merkezi sinir sistemi yapılarına da zarar verebilir. Herpetik süreç, retinadan optik sinirler boyunca beyne yayılarak ensefalite, yani ciddi nörolojik semptomlar, bilinç bozuklukları, şiddetli hareketler, olası beyin ödemi ve yüksek ölüm riski ile birlikte herpetik beyin dokusu hasarına neden olabilir.
Dudaklardaki soğuk algınlığı az ya da çok şiddetlenirse veya bağışıklıkta belirgin bir azalma varsa ya da herpes virüsü tip 2 veya genital herpes izole edilirse, herkes oftalmoherpes olasılığının farkında olmalıdır. Herpetik oftalmitisin klasik semptomları şunlar olacaktır:
- konjonktivitin yaygın belirtileri;
- Göz açıklığında şişme ve daralma, ancak bunların tedavi edilmesi gerekmez;
- fotofobi, göz yaşarması ve gözde kum hissi (illa ki bir sorun olması da gerekmez);
- En önemli belirtilerden biri, göz kapaklarında su çiçeği veya uçuktaki veziküllere benzer veziküler döküntüdür.
Aradaki fark, normal labial uçukta bu kabarcıkların dudaklarda ve nazolabial üçgen bölgesinde olması, ancak burada göz kapaklarında, göz kapaklarının derisinde ve göz kapaklarının iç kısmında, konjonktivada olmasıdır.
Bu komplikasyon yaygın herpetik erüpsiyondan birkaç gün sonra ortaya çıkarsa, asiklovir veya Zovirax’ı 200 mg’lık tabletler halinde, günde 5 kez, her 4 saatte bir (gece 8 saatlik bir ara hariç) almak, asiklovir veya Zovirax merhemini göz kapağı kenarının arkasına uygulamak ve bir göz travma merkezine veya bir göz hastanesine gitmek gerekir. Bu manipülasyonlar kendi kendine ilaç vermeyecektir, çünkü yanılıyor olsanız bile, antiviral ajanlar herhangi bir zarar vermez ve eğer gerçekten herpes göz lezyonu ise, mümkün olan en kısa sürede tedaviye başlanır, hem lokal ilaçlar hem de tabletler ciddi komplikasyonları önleyecektir. Bu husus akılda tutulmalıdır.
Evde damla kullanımı
Aşağıdaki bulaşıcı iltihaplı göz hastalıkları evde tedavi edilebilir, ancak sadece doktorunuza danıştıktan sonra.
Arpa
Arpayı evde tedavi etmek mümkündür, ancak bir doktor reçete yazmalı ve takip ziyareti için randevu ile birlikte doğru bir tedavi programı vermelidir. Arpa, kirpik kökünün veya yağ bezinin ya da kıl folikülünün irinli iltihabıdır. Göz kapağının infiltre flegmonunun aksine, bir veya daha az sıklıkla her iki göz kapağı bölgesinde sınırlı, yoğun, kızarık ve şişmiş bir düğüm görülür. Yaygın süpüratif bakteriler veya Staphylococcus aureus en yaygın suçlulardır. Ayrıca çoklu infiltrat benzeri kalınlaşmalar da olabilir.
Genellikle 2-3 gün sonra inflamasyon düzelir, hiperemi ve şişlik ile birlikte pürülan püstüller oluşur ve ağrı kaybolur. Üçüncü veya dördüncü günde düğüm açılacak, irin atılacak ve küçük bir yara oluşacaktır. Apseli bir çıbana dönüşebileceğinden bu rahatsızlığın bir göz doktoru gözetiminde tedavi edilmesi gerekir. Göz kapağı derisindeki bir apse, sistemik antibiyotiklerle yatarak tedavi edilmesi gereken infiltre bir göz kapağı flegmonunun ciddi bir komplikasyonuna yol açabilir.
Meibomit
Süreç göz kapağının dış tarafında değil de iç tarafında meydana gelirse, bu zaten akut bir meibomittir. Burada zaten iltihaplı olan yağ bezleri ve kıl folikülleri değil, göz kapaklarının kıkırdak plakasının bezleridir. Bu nedenle, akut meibomit vakalarında tedavi daha yoğun olmalıdır ve bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekir. Hastaya lokal damlacık veya infiltrasyon anestezisi uygulanır. Göz kapakları klemplenir, konjonktiva kesilerek açılır ve iltihap eksize edilir, ardından yatak kazınarak çıkarılır. Bunu antibakteriyel merhemlerin ve özel dezenfektan sıvıların uygulanması takip eder. Ameliyat sonrası dönemde hastaya yukarıda açıklanan antibakteriyel damlalar uygulanır. Bu prosedür genellikle ayakta tedavi prosedürü olarak gerçekleştirilir.
Blefarit
Blefarit, çoğunlukla kronik seyirli, göz kapağı kenarlarının iltihaplanmasıdır. Göz kapaklarının kenarları kızarır, kalınlaşır ve çeşitli kabuklar ve pullarla kaplanır. Blefarit hem enfeksiyöz hem de enfeksiyöz olmayan bir hastalık olabilir. En yaygın rahatsız edici semptomlar arasında kaşıntı ve ağrı, yabancı cisim hissi, göz kapaklarında ağırlık, ayrıca artan görsel yorgunluk ve genel rahatsızlık yer alır. Blefarit ciltte ve kirpiklerde pullanmaya, ülserlere ve kirpiklerde kalınlaşmaya neden olabilir.
Sadece bir göz doktoru nedenleri açıklayabilir ve doğru bir teşhis koyabilir. Sonuçta, blefaritin nedeni sadece basit bir enfeksiyöz iltihaplanma değil, aynı zamanda demodekoz-akar, solucan istilası, gastrointestinal sistemin kronik iltihabı ve diğer nedenlerden de kaynaklanabilir.
Blefarit tedavisinde ilk adım göz kapaklarına iyi bakmaktır. Akıntı steril, nemli bir bezle temizlenmeli ve sert kabuklar varsa losyon veya merhemle yumuşatılmalıdır. Daha sonra ya kortikosteroid hormonları ve antibiyotiklerden oluşan kompleks bir merhem ya da ilgili damlalar (Maxitrol) göz kapağı kenarlarına uygulanır. Eğer blefarit kornea iltihabına veya konjonktivite neden oluyorsa, ek olarak Tobradex ile tedavi edilmelidir. Akar enfeksiyonu durumunda iktiyol veya kükürtlü göz merhemleri uygulanır, göz kapaklarının kenarları pilokarpin veya spesifik solüsyonlarla tedavi edilebilir ve Metronidazol dahili olarak uygulanır.
Konjonktivit
Antimikrobiyal göz damlalarının uygulanmasının en sık nedenlerinden biri çeşitli konjonktivitlerdir. Hepsi ortak semptomlarla birleşir: kaşıntı, fotofobi, ancak nadirdir, siyah göz ve konjonktival boşluktan akıntı. Daha sık olarak, her iki göz de aynı anda etkilenir. Kronik konjonktivitte iyileşme dönemleri ve alevlenmeler olabilir. Kronik konjonktivitin tam olmayan remisyonu sırasında fotofobi, artan görsel yorgunluk ve hafif tahriş olabilir.
Göz doktoru her zaman konjonktivitin diğer hastalıklarla olası bağlantısına dikkat etmelidir. Bunlar arasında kronik tonsillit, farenjit, işitme tüpünün tutulduğu kronik orta kulak iltihabı, sinüzit. Sonuçta, kafatası boşluğunda patolojik bulaşıcı süreçler, iç kulak boşluğu gibi bir duyu organından göz küresi yapılarına serbestçe hareket edebilir.
Göz doktorları ve dermatologlar tarafından ortaklaşa tedavi edilen en yaygın akut konjonktivitlerden biri, temas yoluyla bulaşan gonokokal konjonktivittir. Belsoğukluğu olan bir annenin enfekte yolundan geçen yenidoğanlarda da gelişebilir. Konjonktivit, bol akıntılı, pürülan, keskin hiperemik, tahriş olmuş konjonktiva ile keskin bir şekilde şişmiş göz kapakları ile kendini gösterir, hatta kıvrımlara toplanır. yaklaşık %30’unda, eşlik eden bir kornea iltihabı veya keratit gelişebilir. Ülserler de gelişebilir.
Ortaya çıkan kornea ülseri sadece bir veya iki gün sonra kornea perforasyonuna yol açabilir ve gonokokal konjonktivit hastanede tedavi gerektirir. Nadiren de olsa, gonokok enfeksiyonunun göz küresinin içine girmesi ve tüm zarların ve ortamın iltihaplanması, yani panoftalmi gelişmesi mümkündür.
Gonokok veya difteri gibi ciddi konjonktivitler elbette günümüzde nadirdir. Oftalmologların yaygın stafilokok ve streptokokların neden olduğu spesifik olmayan kataral konjonktivit ile karşılaşması çok daha yaygındır.
Bu, antibakteriyel damlaların en sık reçete edildiği zamandır. Akut spesifik olmayan konjonktivitin klasik sunumu şöyledir:
- Sabahları gözleri açamama: göz kapakları ancak ılık suyla dikkatlice yıkandıktan sonra çıkarılabilen bol bir akıntıyla birbirine yapışır;
- Muayenede konjonktiva ve sklera hiperemik hale gelir ve sklera damarları enjekte olur;
- “kum”, “yırtılma” şikayetleri var.
Konjonktivit ayrıca gözyaşı çıkış bozuklukları, hipovitaminoz, özellikle A ve E vitaminleri (retinol ve tokoferol), gastro-intestinal sistemin kronik hastalıkları ve ilişkili sinüzit (phronitis, sinüzit) ile şiddetlenir. Kronik konjonktivitte akşamları yanma, kaşıntı ve gözde yabancı cisim hissi gibi belirtiler yoğunlaşır. Bakteriyel konjonktivit antibiyotikler ve florokinolonlar ile tedavi edilir ve toleransınız yoksa sülfonamidler de etkili olabilir.
Konjonktivitin uygun tedavisi, antimikrobiyallerin uygulanmasına ek olarak, lokal anesteziklerin, Miramistin (Ocomistine) gibi antiseptiklerin veya potasyum permanganat ve furacilin çözeltisinin kullanılmasını gerektirir. Kızarıklık ve kaşıntıyı azaltmak için Allergodil gibi alerji ilaçları tedavi paketinin bir parçası olarak kullanılır. Indicollir (göz damlasında indometasin) veya diklofenak damla gibi steroid olmayan antienflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) şiddetli enflamasyonu tedavi etmek için kullanılabilir.
Damlaların kullanımı için genel öneriler
Çoğu göz damlası ve merhem, hem etken maddenin hem de damlalarda bulunan koruyucu maddelerin birikme (kümülasyon) tehlikesi nedeniyle yumuşak kontakt lens takarken kontrendikedir.
Bu basit yönergelere uymanız, antibakteriyel göz damlalarının etkinliğini en üst düzeye çıkarmanızı ve mümkün olan en kısa sürede rahatlamanızı sağlayacaktır:
- Hasta kontakt lens kullanıyorsa, enjeksiyondan önce çıkarması ve en erken 20-30 dakika sonra tekrar takması konusunda uyarılmalıdır;
- merhemler sadece gece boyunca kullanılmalıdır;
- İki veya daha fazla farklı türde göz damlası reçete ederken, ikinci ilaç 30 saniye sonra enjekte edilirse ilk ilacın etkisinin %45-50 oranında azaldığını unutmayın. Farklı damlaların dozları arasındaki aralık en az 10-15 dakika, tercihen yarım saat olmalıdır;
- Gözün akut enfeksiyonlarında (bakteriyel konjonktivit), merhem günde 8-12 kez uygulanabilir, ancak bir göz doktoru tarafından reçete edilmelidir; kronik vakalarda, günde 2-3 kereden daha sık olmamalıdır;
- Prefabrik damlaların raf ömrü, güneş ışığından uzakta saklandığında oda sıcaklığında 2 ila 3 yıldır. Flakon açıldıktan sonra ilaç 1 ay boyunca kullanılmalıdır ve bazen talimatlarda bununla ilgili özel bir gösterge vardır;
- Konjonktival keseye ilaçla ıslatılmış bir pamuklu çubuk veya ilaca doymuş yumuşak bir kontakt lens yerleştirerek ilacın göze nüfuzunu artırabilirsiniz, ancak bu manipülasyonlar bir göz doktoru tarafından öğretilmelidir.
Elbette bu genel bakış, göz damlası şeklindeki antimikrobiyal ilaçların isimlerini kapsamamaktadır. Bununla birlikte, sülfonamidler, birkaç nesil florokinolon, kombine ajanlar ve fusidik asit gibi mantarlar tarafından sentezlenen ajanlar da sunulmuştur. Tabletler, kas içi veya damar içi enjeksiyonlar şeklinde eşzamanlı sistemik ilaç tedavisi gerekmedikçe, neredeyse tüm bakteriyel göz enfeksiyonları bu yollarla tedavi edilebilir.
Merhaba! Acaba En iyi 10 antibakteriyel göz damlası hangileridir? Güvenilir ve etkili bir ürün arayışındayım. Önerileriniz var mı? Teşekkürler!